هذه الخدمةُ تعملُ بصورةٍ آليةٍ، وهي قيدُ الضبطِ والتطوير، 
2999 حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ بْنِ مَيْسَرَةَ ، حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ الْحَارِثِ ، حَدَّثَنَا سَعِيدٌ ، عَنْ يَعْلَى بْنِ حَكِيمٍ ، عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ يَسَارٍ ، أَنَّ رَافِعَ بْنَ خَدِيجٍ ، قَالَ : كُنَّا نُخَابِرُ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ، فَذَكَرَ أَنَّ بَعْضَ عُمُومَتِهِ أَتَاهُ ، فَقَالَ : نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ عَنْ أَمْرٍ كَانَ لَنَا نَافِعًا ، وَطَوَاعِيَةُ اللَّهِ وَرَسُولِهِ أَنْفَعُ لَنَا ، وَأَنْفَعُ ، قَالَ : قُلْنَا وَمَا ذَاكَ ؟ قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ : مَنْ كَانَتْ لَهُ أَرْضٌ فَلْيَزْرَعْهَا ، أَوْ فَلْيُزْرِعْهَا أَخَاهُ ، وَلَا يُكَارِيهَا بِثُلُثٍ وَلَا بِرُبُعٍ وَلَا بِطَعَامٍ مُسَمًّى ، حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عُبَيْدٍ ، حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ ، عَنْ أَيُّوبَ ، قَالَ : كَتَبَ إِلَيَّ يَعْلَى بْنُ حَكِيمٍ ، أَنِّي سَمِعْتُ سُلَيْمَانَ بْنَ يَسَارٍ ، بِمَعْنَى إِسْنَادِ عُبَيْدِ اللَّهِ ، وَحَدِيثِهِ
هذه الخدمةُ تعملُ بصورةٍ آليةٍ، وهي قيدُ الضبطِ والتطوير، 
2999 حدثنا عبيد الله بن عمر بن ميسرة ، حدثنا خالد بن الحارث ، حدثنا سعيد ، عن يعلى بن حكيم ، عن سليمان بن يسار ، أن رافع بن خديج ، قال : كنا نخابر على عهد رسول الله صلى الله عليه وسلم ، فذكر أن بعض عمومته أتاه ، فقال : نهى رسول الله صلى الله عليه وسلم عن أمر كان لنا نافعا ، وطواعية الله ورسوله أنفع لنا ، وأنفع ، قال : قلنا وما ذاك ؟ قال : قال رسول الله صلى الله عليه وسلم : من كانت له أرض فليزرعها ، أو فليزرعها أخاه ، ولا يكاريها بثلث ولا بربع ولا بطعام مسمى ، حدثنا محمد بن عبيد ، حدثنا حماد بن زيد ، عن أيوب ، قال : كتب إلي يعلى بن حكيم ، أني سمعت سليمان بن يسار ، بمعنى إسناد عبيد الله ، وحديثه
هذه الخدمةُ تعملُ بصورةٍ آليةٍ، وهي قيدُ الضبطِ والتطوير، 

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير، 

Ayyub said: Ya'la b. Hakim wrote to me: I heard Sulaiman b. Yasar narrating the tradition to the same effect as narrated by 'Ubaid Allah and through the same chain.

(3395) Râfi' b. Hadîc şöyle demiştir:

Biz Rasûlullah (s. a) zamanında ziraî ortakçılık yapardık.

Râfi', amcalarından birisinin kendisine gelip şöyle dediğini söyledi:

Rasûlullah (s. a) bizim için faydalı olan bir şeyi yasakladı, arna Allah'a ve Rasûlüne

itaat bizim için daha faydalıdır, daha faydalıdır.

Râfi' devamla der ki:

O nedir? dedik.

Rasûlullah (s. a); "Kimin arazisi varsa eksin veya kardeşine ektirsin. Üçte birine veya
dörtte birine veya mikdarı belli olan bir buğday karşılığında kiraya vermesin"
[234]

buyurdu.
Açıklama

Tercemeye, "Ziraî ortakçılık yapardık" diye geçtiğimiz kelimesinin maşdan olan "el-
muhâbere" kelimesinin manası konusunda farklı görüşler vardır. AIiyyü'1-Kârî bu ha-
disi izah ederken; "Yani ekin eker ve müzâraanm caiz oludğuna hükmeder ve
sıhhatine inanırdık" der. Şevkânî, muhabere kelimesinin "el-habîr" kelimesinden
türediğini, bu kelimenin de çiftçi, köylü, ziraatçi manasına geldiğini söyler. Ebû
Ubeyde ve birçok lügat ve fıkıh âliminin de bu görüşü benimsediği belirtilmektedir.
Şâfıîler de "muhâbere"yi, "Tohumu ortakçı verip çıkan mahsulün bir kısmım almak
üzere yapılan muamele" şeklinde tarif ederler.

Muhabere, müzâraa ve müsâkat'm aynı manada kullanıldığı da söylenir. Buharı ve
Şafiî'nin ifadelerinden bu anlaşılmaktadır.

Kâmus'da; "Muhabere, tarlayı yarıya veya başka bir oran karşılığında ekmektir."
denilir.

Bu kelimenin manası konusunda daha başka görüşler de vardır. Ama en meşhurları



bunlardır. Buradaki ifadelerden, muhaberenin müzâraa manasında olduğu
anlaşılmaktadır.

Görüldüğü gibi bu rivayete göre müzâraayı nehyeden haberi Rasûlul-lah'tan işiten
Râfi' b. Hadîc değil, amcasıdır. Bundan evvelki hadiste, bizzat kendisinin işittiğine
dair rivayetlere de işaret edilmişti.

Hadis; çıkacak mahsulün üçte biri, dörtte biri gibi bir oran karşılığında olanın yanı
sıra, mikdarı belli edilen buğday ve arpa karşılığında arazi kiralamanın da caiz
olmadığını göstermektedir. Önce de geçtiği gibi, âlimler arasında üçte biri, dörtte biri
karşılığında arazi kiralamayı caiz görmeyenler vardı. Mikdarı tayin edilen buğday
veya arpa karşılığında kiralamak ise İmam Mâ-lik'in dışındaki ulemaya göre caizdir.
Ulemanın görüşlerinin hadisin bu bölümüne ters düşmemesi için şöyle bir. izaha
ihtiyaç vardır: Hadiste belirtilen; "Mikdarı tayin edilen (taam) buğday veya arpadan
maksad; kiralanan tarladan kalkan buğdaylar, ya da arazinin belli yerlerinden çıkacak

13351

mahsuldür. Yahutta buradaki nehiy tenzihidir."

شرح الحديث من عون المعبود لابى داود

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،    [3396]