بَابٌ فِي سَرْدِ الْحَدِيثِ
3223 حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ مَنْصُورٍ الطُّوسِيُّ ، حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ ، عَنِ الزُّهْرِيِّ ، عَنْ عُرْوَةَ ، قَالَ : جَلَسَ أَبُو هُرَيْرَةَ ، إِلَى جَنْبِ حُجْرَةِ عَائِشَةَ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهَا وَهِيَ تُصَلِّي ، فَجَعَلَ يَقُولُ : اسْمَعِي يَا رَبَّةَ الْحُجْرَةِ ، مَرَّتَيْنِ فَلَمَّا قَضَتْ صَلَاتَهَا ، قَالَتْ : أَلَا تَعْجَبُ إِلَى هَذَا ، وَحَدِيثِهِ إِنْ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لَيُحَدِّثُ الْحَدِيثَ لَوْ شَاءَ الْعَادُّ أَنْ يُحْصِيَهُ أَحْصَاهُ |
One day the Messenger of Allah (ﷺ) went out and prayed over the martyrs of Uhud like his prayer over the dead, and then returned.
(3654) Urve (r.a)'den rivayet olunmuştur, dedi ki: (Bir gün) Ebû Hureyre namaz
kılmakta olan Aişe (r.anha)'nin odasının yanma oturup iki defa: "Ey odanın sahibi,
(beni iyi) dinle" diyerek söze başladı (ve Hz. Peygamber'den bir hadis nakledip gitti).
(Hz. Aişe,) namazım bitirince;
(Ey Urve), sen (Ebû Hureyre'nin) şu (davranışı)nı ve sözünü (söyleyiş tarzım)
beğendin mi? (Şunu iyi bil ki) Rasûlulah (s. a) bir söz söylediği zaman onu saymak
041
isteyen bir kimse sayabilirdi, dedi.
Açıklama
Bu hadis, Rasûlullah (s.a)'in, dinleyicilerin rahatça takip edebileceği derecede ağır ve
yavaş konuştuğunu ifade etmektedir. Rasûl-i Zîşan Efendimizin bu üslubu, İslâm
davetçileri için gözönünde bulundurulması gereken çok önemli bir husustur.
İyi bir hatipten beklenen, anlatacağı konuyu rahat, mutedil bir konuşma şekliyle
anlatmasıdır. Konuşurken takip edilemeyecek derecede hızlı ve acele konuşan hatipler
dinleyiciye fazla bir şey veremezler. Sözlerinin doğru ve haklı, kendilerinin samimi ve
bilgili olması neticeyi fazla değiştirmez. Acele ile yapılan bir konuşmada fikirler
arasındaki bağ kopar.
Hızlı konuşan bir hatibi dinleme mecburiyetinde kalanlar, hitabetin bitmesiyle derin
bir nefes alırlar. Ruhen sıkıntı basmış ve yorulmuşlardır. Böyle bir konuşmanm
£351
faydasından söz edilemez.
Hz. Peygamber'in bu konuşma üslubu İslâm davetçileri için olduğu kadar, günlük
[361
hayattaki her türlü konuşmalarda tüm müslümanlar için de önemli bir husustur.
3224 حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ دَاوُدَ الْمَهْرِيُّ ، أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ ، أَخْبَرَنِي يُونُسُ ، عَنِ ابْنِ شِهَابٍ ، أَنَّ عُرْوَةَ بْنَ الزُّبَيْرِ ، حَدَّثَهُ أَنَّ عَائِشَةَ زَوْجَ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَتْ : أَلَا يُعْجِبُكَ أَبُو هُرَيْرَةَ جَاءَ فَجَلَسَ إِلَى جَانِبِ حُجْرَتِي يُحَدِّثُ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ، يُسْمِعُنِي ذَلِكَ وَكُنْتُ أُسَبِّحُ ، فَقَامَ ، قَبْلَ أَنْ أَقْضِيَ سُبْحَتِي وَلَوْ أَدْرَكْتُهُ لَرَدَدْتُ عَلَيْهِ : إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لَمْ يَكُنْ يَسْرُدُ الْحَدِيثَ مِثْلَ سَرْدِكُمْ |
The Prophet (ﷺ) prayed over the martyrs of Uhud after eight years like a man who bids farewell to the living and dead.
(3655) Urve b. Zübeyr'in şöyle dediği rivayet olunmuştur: Peygamber (s.a)'in hanımı
Âişe dedi ki:
(Ey Urve, şu davranışıyla) Ebû Hureyre (senin) hoşuna gitti mi? (Bak) ben teşbih
çekerken odamın yanma oturmuş, Peygam-ber(s.a)'den hadis rivayet ediyor ve bunu
işittirmeye çalışıyor. Ben teşbihimi bitirmeden de kalkıp gitti. Eğer ona
yetişebilseydim kendisine; kuşkusuz Rasûlullah (s. a) hadisi sizin serdettiğiniz gibi
[371
serdetmezdi diye cevap verecektim.
Açıklama
Bu hadis-i şerif de Hz. Peygamber'in, sözlerini tane tane, muhatabın rahatça takip
edebileceği derecede yavaş konuştuğunu; kelimeleri alelacele, arka arkaya
sıralamaktan kaçındığını ifade etmektedir.
Gerçekten Rasûlullah (s,a), dinleyiciden gelecek bütün şikâyetleri bertaraf edecek bir
tempo ile, hiç acele etmeden ağır ağır, tane tane konuşmuştur.
Bu sebepledir ki, onun konuşmasını takip edemediği için sözünü tekrarlamasını
isteyen bir tek ferdin varlığını bilmiyoruz. Ancak, sözlerindeki derin manayı kavrama
ve sözlerindeki güzelliği bir defa daha duymak maksadıyla sözlerini tekrar etmesini
£381
isteyenler olmuştur.
8. (Fitneye Yol Açabilecek Hususlarda) Fetva Vermekten Kaçınmalıdır