باب ما جاء في الشهداء من هم

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

بَابُ مَا جَاءَ فِي الشُّهَدَاءِ مَنْ هُمْ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

1045 حَدَّثَنَا الأَنْصَارِيُّ قَالَ : حَدَّثَنَا مَعْنٌ قَالَ : حَدَّثَنَا مَالِكٌ ، ح وحَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ ، عَنْ مَالِكٍ ، عَنْ سُمَيٍّ ، عَنْ أَبِي صَالِحٍ ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ : الشُّهَدَاءُ خَمْسٌ : المَطْعُونُ ، وَالمَبْطُونُ ، وَالغَرِقُ ، وَصَاحِبُ الهَدْمِ ، وَالشَّهِيدُ فِي سَبِيلِ اللَّهِ وَفِي البَاب عَنْ أَنَسٍ ، وَصَفْوَانَ بْنِ أُمَيَّةَ ، وَجَابِرِ بْنِ عَتِيكٍ ، وَخَالِدِ بْنِ عُرْفُطَةَ ، وَسُلَيْمَانَ بْنِ صُرَدٍ ، وَأَبِي مُوسَى ، وَعَائِشَةَ . : حَدِيثُ أَبِي هُرَيْرَةَ حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

The Prophet said: The Lahd is for us and the hole is for other than us.

1063- Ebû Hüreyre (r.a.)'den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Şehîdler beş türlüdür; Allah'ın istediği gibi Müslüman'ca yaşamakta iken Taun hastalığına yakalanmış karın bölgesinden öldürücü hastalığa yakalanmış suda boğulmuş ve enkaz altında kalmak suretiyle Müslüman olarak ölmüş kimselerle; Allah'ın dinini yeryüzüne hâkim kılma yolunda ölen ve öldürülen kimseler şehîd sayılırlar." (Buhârî, Cihad: 30; Müslim, İmara: 51) Tirmîzî: Bu konuda Enes, Safvân b. Ümeyye, Câbir b. Atîk, Hâlid b. Urfuta, Süleyman b. Surad, Ebû Musa, ve Âişe'den de hadis rivâyet edilmiştir. Tirmîzî: Ebû Hüreyre hadisi hasen sahihtir. 1064- Ebû İshâk es Sebiyî (r.a.)'den rivâyete göre, şöyle demiştir: Süleyman b. Surad, Hâlid b. Urfuta'ya, (veya Hâlid, Süleyman'a) dedi ki: Sen, Rasûlullah (s.a.v.)'in şöyle dediğini işitmedin mi? "Karın bölgesinden öldürücü bir hastalığa yakalanıp sabrederek iman üzere ölen kimse kabir azabı görmez." Bunun üzerine bu iki kişiden biri diğerine "Evet" dedi. (Nesâî, Cenaiz: 111) ® Tirmîzî: Bu konudaki bu hadis hasen garibtir. Değişik şekillerde de rivâyet edilmiştir.

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

1046 حَدَّثَنَا عُبَيْدُ بْنِ أَسْبَاطِ بْنِ مُحَمَّدٍ القُرَشِيُّ الكُوفِيُّ قَالَ : حَدَّثَنَا أَبِي قَالَ : حَدَّثَنَا أَبُو سِنَانٍ الشَّيْبَانِيُّ ، عَنْ أَبِي إِسْحَاقَ السَّبِيعِيِّ قَالَ : قَالَ سُلَيْمَانُ بْنُ صُرَدٍ لِخَالِدِ بْنِ عُرْفُطَةَ أَوْ خَالِدٌ لِسُلَيْمَانَ ، أَمَا سَمِعْتَ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ : مَنْ قَتَلَهُ بَطْنُهُ لَمْ يُعَذَّبْ فِي قَبْرِهِ ؟ فَقَالَ أَحَدُهُمَا لِصَاحِبِهِ : نَعَمْ : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ فِي هَذَا البَابِ ، وَقَدْ رُوِيَ مِنْ غَيْرِ هَذَا الوَجْهِ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

When he Prophet put the deceased in the grave He said: And Abu Khalid (one of the narrators) said [one time]: When he placed the deceased in the Lahd - He said one time: 'In the Name of Allah, by His command and upon the Millah of the Messenger of Allah.' and one time he said: 'In the Name of Allah, by His command and upon the Sunnah of the Messenger of Allah.

1064- Ebû İshâk es Sebiyî (r.a.)'den rivâyete göre, şöyle demiştir: Süleyman b. Surad, Hâlid b. Urfuta'ya, (veya Hâlid, Süleyman'a) dedi ki: Sen, Rasûlullah (s.a.v.)'in şöyle dediğini işitmedin mi? "Karın bölgesinden öldürücü bir hastalığa yakalanıp sabrederek iman üzere ölen kimse kabir azabı görmez." Bunun üzerine bu iki kişiden biri diğerine "Evet" dedi. (Nesâî, Cenaiz: 111) ® Tirmîzî: Bu konudaki bu hadis hasen garibtir. Değişik şekillerde de rivâyet edilmiştir.