بَابٌ فِيمَا يُدْعَى لِمَنْ لَبِسَ ثَوْبًا جَدِيدًا

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

بَابٌ فِيمَا يُدْعَى لِمَنْ لَبِسَ ثَوْبًا جَدِيدًا

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

3561 حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ الْجَرَّاحِ الْأَذَنِيُّ ، حَدَّثَنَا أَبُو النَّضْرِ ، حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ سَعِيدٍ ، عَنْ أَبِيهِ ، عَنْ أُمِّ خَالِدٍ بِنْتِ خَالِدِ بْنِ سَعِيدِ بْنِ الْعَاصِ ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أُتِيَ بِكِسْوَةٍ فِيهَا خَمِيصَةٌ صَغِيرَةٌ فَقَالَ : مَنْ تَرَوْنَ أَحَقُّ بِهَذِهِ فَسَكَتَ الْقَوْمُ ، فَقَالَ : ائْتُونِي بِأُمِّ خَالِدٍ فَأُتِيَ بِهَا ، فَأَلْبَسَهَا إِيَّاهَا ، ثُمَّ قَالَ : أَبْلِي وَأَخْلِقِي مَرَّتَيْنِ ، وَجَعَلَ يَنْظُرُ إِلَى عَلَمٍ فِي الْخَمِيصَةِ أَحْمَرَ أَوْ أَصْفَرَ وَيَقُولُ سَنَاهْ سَنَاهْ يَا أُمَّ خَالِدٍ وَسَنَاهْ فِي كَلَامِ الْحَبَشَةِ الْحَسَنُ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

The Prophet (ﷺ) as saying: The hand which takes is responsible till it pays. Then al-Hasan forgot and said: (If you give something on loan to a man), he is your depositor ; there is no compensation (for it) on him.

(4024) Ümmü Halid binti Halid b. Sâid el-As'dan rivayet edildiğine göre;
Resulullah (s.a.v)'a çizgili kare şeklinde küçük ve siyah bir aba getirildi. Bu abaya en
müstehak kimi görüyorsunuz?" diye sordu. Orada bulunan) topluluk cevap vermedi.
Bunun üzerine;

"Bana Ümnıü Halid'i getiriniz" buyurdu.

Ürriraü Halid (Hz. Peygamber'inyanma getirildi ve bu abayı ona giydirdi. Sonra "Eblî
ve ahlikî= Eskit (ve yerine yenisini al) diye iki defa dûa etti. (Elbisenin güzelliğini
ifade etmek için Ümmü Halid'e doğru "Senâhu senâhu, ey Ümmü Halid" diyerek aba
üzerindeki sarı ya da kırmızı çizgiye bakmaya başladı. "Senâhu, senâhu" kelimesi

im '

Habeş dilinde 'güzel' demektir.
Açıklama

el-Hamîsa: İki tarafında çizgileri bulunan; dört köşe ve siyan aba demektir.
Senâhu: Habeş dilinde güzel anlamına gelir.



Ümmü Halid Habeşistan'da dünyaya geldiği için Hz. Peygamber ona karşı aslı
Habeşce olan bu kelimeyi kullanmıştır. Metinde geçen "ahlifi= yerine yenisini al"
kelimesi Sünen-i Ebu Davud'un bazı nisalarında "ab-liki= eskit" şeklinde yazılmıştır.
Aslında "eblî" kelimeyisle "ahlikî" kelimesi arasında bir fark olmadığından "eblî"
kelimesinden sonra "ahlikî" kelimesini kullanmak cümleye tekidden başka yeni bir
mana kazandırmaz.

Metuf ile Matufun aleyh arasında bir farklılık olması gerktiğinden ikinci kelimenin
"ahlikî" değil de "ahlifî" olması daha uygundur. Çünkü bu kelimede "eblî" kelimesinin
ifade ettiği "eskit" kelimesinden fazla olarak "yerine yenisini almak " gibi bin mana da
vardır. Nitekim 4020 numaralı hadis-i şerif bu gerçeği teyid ediyor.
Tarikat şeyhlerinden bazıları bu hadise dayanarak şeyhlerin müridleri-ne hırka
giydirmelerinin sünnetden olduğunu söylemişlerdir. İmam Suyu ti'nin açıklamasına
göre, Hz. Peygamber'in düşman üzerine gördermekte olduğu bir seriyyenin kumandanı
olan Abdurrahman b Avf a bizzat kendi eliyle sarık giyilip sarığın ucunu aşağıya
sarkatarak ona sarığın bu şekilde sarılmasını emrettiğine dair Beyhaki'nin Şuabü'l-
imân isimli eserinde zikrettiği hadis-i şerif, hırka giydirmenin Hz. Peygamber'in
sünnetinden olduğuna bu hadisten daha çok ve daha açık bir şekilde delalet eder. Çün-
kü;

1- Sûfıler başlarına takke giyerler. Hadis-i şerifteki sarık buna delalet eder.

2- Hz. Peygamber'in Hz. Abdurrahman'a elbise değil de sarık giydirmeşinin özel
manası vardır ve bu durum başın taşıdığı şerefe de işaret etmektedir.

3- Hırka giydirmek biatlaşmak anlamına gelir. Hz. Peygamber, Ününü Halid'e sözü
geçen hırkayı giydirdiği sırada biat edecek yaşta değildi. Bu bakımdan Beyhaki'nin
naklettiği hadis hırka giydirmenin sünnetten olduğuna mevzumuzu teşkil eden hadis-i
şeriften daha çok delalet etmektedir.

Avarifu'l- Maârif müellifi Sııhreverdî'nin de dediği gibi, her ne kadar Hz. Peygamber
zamanından bugünküne benzer hırkalar yok idiyse de tarikat şeyhlerinden hırka
giydirmeyi usul ittihaz edenler kesinlikle bir asla dayandıklarından onların bu gibi

im

usullerini inkara kalkmak doğru değildir.

3. Gömlek Giyme Hakkında Gelen Hadisler