بَابٌ فِي التِّرْيَاقِ

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

بَابٌ فِي التِّرْيَاقِ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

3426 حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ بْنِ مَيْسَرَةَ ، حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يِزِيدَ ، حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ أَبِي أَيُّوبَ ، حَدَّثَنَا شَرَاحِيلُ بْنُ يَزِيدَ الْمُعَافِرِيُّ ، عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ رَافِعٍ التَّنُوخِيِّ ، قَالَ : سَمِعْتُ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عَمْرٍو ، يَقُولُ : سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ : مَا أُبَالِي مَا أَتَيْتُ إِنْ أَنَا شَرِبْتُ تِرْيَاقًا ، أَوْ تَعَلَّقْتُ تَمِيمَةً ، أَوْ قُلْتُ الشِّعْرَ مِنْ قِبَلِ نَفْسِي قَالَ أَبُو دَاوُدَ : هَذَا كَانَ لِلنَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ خَاصَّةً وَقَدْ رَخَّصَ فِيهِ قَوْمٌ يَعْنِي التِّرْيَاقَ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

Rafi' ibn Rifa'ah came to a meeting of the Ansar and said: The Prophet of Allah (ﷺ) forbade us (from some things) today, and he mentioned some things. He forbade the earning of a slave-girl except what she earned with her hand. He indicated (some things) with his fingers such as baking, spinning, and ginning.

(3869) Abdullah b. Amr, Rasûlullah (s.a)'i şöyle derken işittiğini söylemiştir:
"Eğer ben panzehir içersem veya muska takınırsam ya da kendi kafamdan şiir
söylersem (artık islâmî ölçülerin dışına çıkmış olacağımdan bir daha) yaptıklarımın
islâmî ölçülere uyup uymadığm)a aldırış etmem."

Ebû Dâvûd dedi ki: Bu yasak sadece Peygamber (s. a) 'e aittir. (İslâm â/imlerinden) bir

[421

topluluk buna, yani panzehir kullanmaya cevaz vermiştir.



Açıklama



Bu hadis-i şerifle Rasûl-i Zîşan Efendimiz ümmetini; panzehir içmek, muska takmak
ve hikmetle ilgisi olmayan şiirle meşgul olmaktan nehyetmek istemektedir.
Ancak bunu ümmetinden hiç bahsetmeden, sözü kendi üzerinden açarak yapmaktadır.
Bilindiği gibi insanın muhatabı ile ilgili bir meseleyi bu şekilde anlatmasına "üslubu
hakimane" denir.

Hadis-i şerifte üslubu hakîmane'nin en güzel örneklerinden birini görmekteyiz. Bu
sanatı merhum Tâhîru'l-Mevîevî şöyle tarif ediyor: "Üslubu hakimane tariz
nevilerindendîr. Birini takdir makamında; niçin böyle yapıyorsun? diyecek yerde;
niçin böyle yapıyoruz, yapmasak daha iyi olmaz mı? tarzında nefsini teşrik ederek
[43]

söylemektir."

Tiryak: Zehirlenmeye karşı kullanılan zehirli ilaçtır.

İbnü'l-Esîr'in en-Nihâye isimli eserindeki açıklamasına göre, hadis-i şerifte kastedilen
ve yasaklanan zehirli ilaçtan maksat yılan etinden ve şaraptan yapılan bir ilaçtır.
İçinde böyle pis ve haram karışımlar olduğu için haram kılınmıştır. Fakat içerisinde
pis ve haram bileşimler bulunmayan zehirli ilaçların kullanılmasında sakınca yoktur.
Bezlü'l-Mechûd yazarının açıklamasına göre, cumhur ulema zehirli ilaç kullanmanın
caiz olmadığını söylemişlerdir. Mâlikîlere göre bunda bir sakınca yoktur. Musannif
Ebû Davud'un metnin sonuna ilâve ettiği, "bir topluluk buna cevaz vermiştir" sözü ile
herhalde Mâlikîleri kasdetmiştir. Çünkü onlar yılan etinin helâl olduğu
görüşündedirler.

İbn Reslân'a göre, kafadan şiir söyleme ve muska takma yasağı sadece Hz.
Peygamber'e aittir. Ümmetine helâl kılınmıştır. Zehirli ilaç kullanmak ise içinde
haram bileşikler bulunmadığı takdirde yine ümmetine helâl kılınmıştır.
Aslında söz konusu üç fiilin haram olanı da vardır, helâl olanı da. Meselâ zehirli ilaç
haram maddelerden yapılmış ise kullanılması haramdır. Helâl maddelerden yapılmışsa
kullanılması helâldir. İçerisinde söylenmesi haram sözler bulunan şiir yazmak ve
okumak haram oldğu gibi, içerisinde söylenmesi haram sözler bulunmayan şiirleri
yazmak ve okumak helâldir.

Muska takmak da böyledir, İçerisinde söylenmesi küfrü gerektiren sözler bulunan bir
muskayı yazmak veya takmak haram olduğu gibi, tesirini Allah'dan değil de bizzat
muskadan bekleyerek bunu takmak da haramdır. Fakat içerisinde böylesi sözler
bulunmayan bir muskayı tesirini sadece Allah'dan bekleyerek takmakta hiçbir sakınca
yoktur. Bezi yazarının tercih ettiği görüş de budur.

Abdullah b. Amr'm rivayetine göre, Hz. Peygamber uykuda korkanlar için şu duayı
okumalarım tavsiye buyurmuşlardır:

Ravi Abdullah b. Amr bu duayı aklı eren çocuklarına öğretir, aklı ermeyenler için de
yazıp boyunlarına asardı.

Din bilginlerinden bir kısmı bu meyanda Hz. Aişe, Mâlik, Ahmed b. Hanbel ve
Şâfıîlerin bir çoğu yukardaki rivayeti göz önüne alarak bunun caiz olduğunu
söylemişlerdir. İbn Abbas, İbn Mes'ud, Hanefîler ve Şâfiîler de nazarlık vb.'nin
taşınmaması hakkındaki rivayetlere bakarak âyet ve duaların da yazılıp taşınmasının
caiz olmadığı görüşünü benimsemişlerdir.

Muskacılığın bir meslek haline gelmemesi, dinin ve din? duyguların hasis menfaatlere
âlet edilmemesi bakımından ikinci görüş dikkat çekicidir. Çocuklara ve okuma
bilmeyenlere bilenler bir menfaat beklemeden okumalıdırlar. Okuyacak bulunmazsa



1441

yazma yoluna başvurulur.



11. Kullanılması Hoş Olmayan Kötü İlaçları Kullanmak