بَابُ كَيْفَ يَحْلِفُ الذِّمِّيُّ ؟

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

بَابُ كَيْفَ يَحْلِفُ الذِّمِّيُّ ؟

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

3195 حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى بْنِ فَارِسٍ ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ ، أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ ، عَنِ الزُّهْرِيِّ ، حَدَّثَنَا رَجُلٌ ، مِنْ مُزَيْنَةَ وَنَحْنُ عِنْدَ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيِّبِ ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ ، قَالَ : قَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَعْنِي لِلْيَهُودِ : أَنْشُدُكُمْ بِاللَّهِ ، الَّذِي أَنْزَلَ التَّوْرَاةَ عَلَى مُوسَى ، مَا تَجِدُونَ فِي التَّوْرَاةِ عَلَى مَنْ زَنَى ؟ - وَسَاقَ الْحَدِيثَ فِي قِصَّةِ الرَّجْمِ - ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ يَحْيَى أَبُو الْأَصْبَغِ ، حَدَّثَنِي مُحَمَّدٌ يَعْنِي ابْنَ سَلَمَةَ ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ ، عَنِ الزُّهْرِيِّ ، بِهَذَا الْحَدِيثِ وَبِإِسْنَادِهِ ، قَالَ : حَدَّثَنِي رَجُلٌ مِنْ مُزْيَنَةَ مِمَّنْ كَانَ يَتَّبِعُ الْعِلْمَ وَيَعِيهِ ، يُحَدِّثُ سَعِيدَ بْنَ الْمُسَيِّبِ وَسَاقَ الْحَدِيثَ بِمَعْنَاهُ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

I prayed behing the Prophet (ﷺ) over a woman who died in childbirth, and he stood opposite her waist.

(3624) Ebû Hureyre'den rivayet edildiğne göre;

Peygamber (s.a) yahudilere (yemin teklif ederken) şöyle buyurdu:

"Sizden, Tevrat'ı Musa'ya indiren Allah aşkına doğru söylemenizi istiyorum; Tevrat'ta

zina eden kimse hakkında hiçbir hükme rastladınız mı?"

Musannif Ebû Dâvûd, bu hadisi recm olayında (4446 numaralı hadis) da nakletmiştir.
[1731



: : هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،   

3196 حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الْأَعْلَى ، حَدَّثَنَا سَعِيدٌ ، عَنْ قَتَادَةَ ، عَنْ عِكْرِمَةَ ، أَنَّ النَّبِيَّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ، قَالَ لَهُ : يَعْنِي لِابْنِ صُورِيَا : أُذَكِّرُكُمْ بِاللَّهِ الَّذِي نَجَّاكُمْ مِنْ آلِ فِرْعَوْنَ ، وَأَقْطَعَكُمُ الْبَحْرَ ، وَظَلَّلَ عَلَيْكُمُ الْغَمَامَ ، وَأَنْزَلَ عَلَيْكُمُ الْمَنَّ ، وَالسَّلْوَى ، وَأَنْزَلَ عَلَيْكُمُ التَّوْرَاةَ عَلَى مُوسَى أَتَجِدُونَ فِي كِتَابِكُمُ الرَّجْمَ ؟ ، قَالَ : ذَكَّرْتَنِي بِعَظِيمٍ ، وَلَا يَسَعُنِي أَنْ أَكْذِبَكَ وَسَاقَ الْحَدِيثَ

: هذه القراءةُ حاسوبية، وما زالت قيدُ الضبطِ والتطوير،  

The Messenger of Allah (ﷺ) passed a grave dug freshly. They arranged a row and uttered four takbirs over it. I asked al-Sha'bi: Who told you ? He replied: A reliable person whom 'Abd Allah b. 'Abbas attended.

(3626) İkrime'den rivayet olunduğuna göre;

Peygamber (s. a) İbn Sûriyâ'ya (yemin teklif ederken) şöyle dedi:

"Size, sizi Firavun hanedanından kurtaran, denizi size yaran ve üzerinizi bulutlarla

gölgelendiren ve size kudret helvasıyla bıldırcın indiren, Musa'ya indirdiği Tevrat'ı

size de gönderen Allah'ı hatırlatarak size yemin veriyorum. (Doğru söyleyin),siz

kitabınızda recm cezasını görüyor musunuz?"

İbn Sûriyâ da:

Sen bana çok büyük bir yemin verdin. Artık benim yalan söylemem caiz olmaz, dedi.

£175]

(Ravi rivayetine devam ederek bir önceki) hadisi (bütünüyle) rivayet etti.
Açıklama

Mevzumuzu teşkil eden bu babda gelen üç rivayetin üçü de aslında yahudilerin bir
zina olayı hakkında hüküm vermesi için Hz. Peygamber'e başvurmaları ve Hz.
Peygamberin de, bu mevzuda Tevrat'ın hükmünün nasıl olduğuna dair bildiklerini
dosdoğru söylemeleri için onlara yemin ettiriş tarzı anlatılır. Olayın bu babla ilgili
kısmı da işte burasıdır. Olay bu babda özet olarak anlatılmıştır. Tamamını
anlatabilmek için hâdisenin değişik taraflarını anlatan hadisleri bir araya getirmek
gerekir. Mâlik, Nâfı' kanalıyla Abdullah b. Ömer'den şu lafızlarla nakletmektedir:
"Yahudiler, Hz. Peygamber'e geldiler ve kendilerinden bir kadınla bir erkeğin zina
ettiğini söylediler. Rasûlullah (s. a) onlara: "Tevrat'ta recm konusunda ne
görüyorsunuz?" diye sordu. Onlar: Biz, zina edenleri sopalatırız, dediler. Abdullah b.
Selâm dedi ki: Yalan söylüyorsunuz, Tevrat'ta recm vardır. Tevrat'ı getirdiler, ortaya
yaydılar. Birisi elini recm bölümünün üzerine koydu. Bölümün öncesini ve sonrasını
okudu. Abdullah b. Selâm: Elini kaldır, dedi. O kişi elini kaldırdı, görüldü ki bu
kısımda recm ile ilgili bölüm bulunmaktadır. Yahudiler: Muhammed doğru söylüyor.
Tevrat'ta recm bahsi vardır, dediler. Rasûlullah (s. a) onlara emretti ve zina eden kişiyi
recm ettirdi. Ben, adamın kadının üzerine eğiliponu taş değmesinden korumaya çalış-
JT761

tığını gördüm."

Aynı olay 4446 numaralı hadis-i şerifte de şöyle anlatılıyor:

"Abdullah b. Ömer dedi ki: Yahudilerden bir topluluk gelip Hz. Pey-gamber'i Kuff
(Medine'de bir vadi)'e çağırdılar. Hz. Peygamber onların yanma varınca; Ey Ebul
Kasım, bizden bir erkek ile bir kadın zina etti, sen aralarında hüküm ver, dediler.
Abdullah b. Ömer der ki: Hz. Peygamber'in altına bir minder koydular, üzerine oturdu.
Sönra;"Bana Tevrat'ı getirin" dedi. Onlar Tevrat'ı getirdiler. Hz. Peygamber de
minderi altından kaldırarak üzerine Tevrat'ı koydu. "Sana ve seni indirene iman ettim"
dedi. Genç bir delikanlı getirdiler..." Hadisin bundan sonraki kısmı Buharî'nin Mâlik
ve Nâfı' vasıtasıyla İbn Ömer'den naklettiği yukarıda mealini sunduğumuz hadis
gibidir.

Bu hadisler Mâlik ve Nâfi' yoluyla İbn Ömer (r.a)'den rivayet olunmuştur.



Mevzumuzu teşkil eden babtaki hadislerden 3624 numaraları hadisi ise Zührî, kimliği
meçhul Müzeyneli bir adam ve Saîd b. el-Müseyyeb kanalıyla Ebû Hureyre'den; 3625
numaralı hadisi yine Zührî kimliği meçhul Müzeymeli âlim bir adam vasıtasıyla yine
Said b. el-Müseyyeb'den rivayet etmiştir. Bu durum, her iki hadiste de aynı olayın
aynı raviler tarafından rivayet edildiğini gösterir.

Görüldüğü gibi 3626 numaralı hadisin senedinde Saîd b. el-Müseyyeb, Katâde ve
İkrime bulunmaktadır. İkrime'nin ise sahâbî olmadığı, yani Hz. Peygamber'den hadis
almadığı bilinen bir gerçek olduğuna göre, onun bu hadisi bir sahâbîden almış olması
gerekir.

Yukarıdaki iki hadis-i şeriften Saîd b. el-Müseyyeb'in kanalıyla gelen hadisin Ebû
Hureyre'den alındığı anlaşıldığına göre, mevzumuzu teşkil eden Saîd b. el-
Müseyyeb'den gelen bu hadisi de İkrime'nin Ebû Hureyre'den almış olması gerekir.
Hafız Münzirî de, "Bu hadis mürseldir" derken bu gerçeği ifade etmek istenmiştir.
Bu hadis-i şerifler, müslümanlarm idaresinde yaşayan azınlıklara mahkemede yemin
ettirmek icab edince, Allah'a yemin etmeleri teklif edileceğine delâlet etmektedir.
3620 numaralı hadisin şerhinde de açıkladığımız gibi, yahudilerin mahkemede nasıl
yemin edecekleri Hanefî fıkıh kitaplarında şöyle anlatılır:

"Yahudiye, Musa (a.s)'ya Tevrat'ı indiren Allah Teâlâ'ya yemin ederim, şeklinde

um

yemin ettirilir."

28. Kişi Hakkını Isbat İçin Yemin Edebilir